Erdal Sağlam’ın Sözcü gazetesindeki bugünkü yazısında, yeni yılda vergi, harç ve cezalarda uygulanacak otomatik zam oranının %23 yerine %16 civarına çekilebileceği öne çıkıyor.
Yazıda öne çıkanlar şöyle:
Mehmet Şimşek, “yeniden değerleme oranını hedef enflasyona göre belirleyeceğiz” ifadesini kullanarak yeniden değerleme oranı (YDO) üzerinde kontrollü bir artış sinyali verdi.

Bu yıl başında açıklanacak veriyle birlikte 2026 için YDO’nun %22-24 aralığında kesinleşmesi bekleniyor. Ancak yönetim, “otomatik zamların bu oranın altında olacağı” mesajını verdi.
Hali hazırda hedeflenen enflasyon oranı %16 düzeyinde. Bu durumda, YDO da bu hedefe yaklaştırılarak otomatik zam oranı yaklaşık %16 olarak belirlenebilir.
Yazıda ayrıca, asgari ücret artışı açısından da bu gelişmenin yakından izleneceği belirtiliyor. Düşük YDO otomatik zamlarını sınırlar; işçi-emek cephesinden “yüksek zam beklentisi” ise sürdürülebilirlik tartışmasına yol açabilir.
Her şey asgari ücreti düşük tutmak için mi?
“Yeniden değerleme oranının asgari ücret zammını düşük tutmak için mi indirildiği” sorusu akla geliyor.
Ekonomi yönetiminin düşük kamu zamları + mali disiplin kombinasyonuna yönelmesi, “ücretler geri kalabilir” endişesini beraberinde getirdi.
Kamuyu koruyan, halkı ezen bir uygulamaydı
Uzmanlar, YDO’nun aslında bir enflasyon telafi mekanizması olduğunu, ancak hedef enflasyonun tutmadığı bir ortamda bu mekanizmanın “gereğinden düşük” belirlenmesinin kamunun gelirlerini korurken halkın alım gücünü erozyona uğratabileceğini vurguluyor. Ayrıca YDO’nun hesaplanmasında kullanılan yöntemin, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) Yİ-ÜFE verilerine dayandığı belirtiliyor.
Rakamlarla
2025 yılı YDO oranı %43,93 olarak ilan edilmişti.
Bu yıllık veriler, 2026 için uygulanacak oran üzerinde beklentiler yaratıyor.
YDO her yıl otomatik olarak vergi, harç, ceza gibi kalemlerde referans alınan bir oran.
Sonuç:
Yeni yılda devreye girecek otomatik zam oranının %16 gibi daha ılımlı bir düzeye çekilmesi, kamu maliyesinin yükünü hafifletme yönünde bir adım olarak okunabilir. Ancak bu kararın yeni yılın ekonomik koşulları, enflasyon gerçekleşmesi, hedeflerin tutması gibi değişkenlerle yakından ilişkili olduğunu unutmamak gerekiyor. Mükellefler, vergi-harç yükümlülüklerini yıl başında bu çerçevede yeniden değerlendirmeli.
















