Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın terörle mücadelede “silahların bırakıldığı yeni dönem” açıklaması, Doğu ve Güneydoğu’daki yatırım beklentilerini yeniden canlandırdı. En dikkat çekici sinyallerden biri ise Diyarbakır’dan geldi. Organize Sanayi Bölgesi (OSB) Başkanı Mustafa Fidan, şehrin yatırım iştahının hızla arttığını vurguladı.
Diyarbakır OSB’de mevcut dört etapta doluluk oranının yüzde 95’in üzerinde olduğunu belirten Fidan, 5’inci etap için yoğun talep aldıklarını ifade etti. “Bölgeye yalnızca
Diyarbakır ve çevresinden değil, batı illerinden ve yurt dışından da yatırımcı ilgisi var” diyen Fidan, “40 yılı aşkın terör süreci bölgemizden çok şey aldı. Ancak doğru politikalarla bu kayıplar telafi edilebilir. Diyarbakır bu dönüşüme hazır” mesajını verdi.
“2013 ruhu geri dönebilir”
Fidan, 2013’teki çözüm süreci döneminde yaşanan ekonomik canlanmayı hatırlatarak şunları söyledi:
“O dönemde OSB’de parsel talepleri hızla artmış, ihracat ilk kez yukarı yönlü ivme kazanmıştı. Şimdi yeniden aynı umudu taşıyoruz. Silahların susması, yatırımcı cesaretini artırıyor.”
Yatırımların sürdürülebilirliği için yalnızca güven ortamının değil, teşvik sistemlerinin de devreye girmesi gerektiğini vurgulayan Fidan, “Devlet desteğiyle bu ekonomik dönüşüm kalıcı hale getirilebilir” dedi.
Lojistik üs projesi yeniden gündemde
Öte yandan Diyarbakır’ın yıllardır beklediği “Lojistik Merkez” projesi de tekrar canlanıyor. 2012 yılından bu yana hazırlıkları süren, 2 bin 200 dönümlük alanda kurulması planlanan merkez için geçtiğimiz günlerde Vali Murat Zorluoğlu başkanlığında kritik bir toplantı yapıldı.
2021 yılında yap-işlet modeliyle ihaleye çıkarılan projede, demiryolu bağlantılı 58 adet A+ sınıfı depo inşa edilmesi planlanıyor. GAP İdaresi Başkanı Hasan Maral, 6 Şubat 2023 depremlerinin ardından sürecin yavaşladığını ancak yatırımcının bir depoyu tamamladığını ve projenin yeniden hız kazanabileceğini aktardı.
Geçmişten ders, geleceğe umut
Bir dönem siyasi söylemler nedeniyle Diyarbakır’a yatırım yapmaktan vazgeçen batılı iş insanlarının hikayeleri hâlâ hafızalarda taze. Ancak bugün ortam çok farklı. Artık yatırım kararları, ideolojik endişelerle değil ekonomik potansiyelle şekilleniyor.
Güven ortamının yeniden tesis edilmesiyle birlikte, Diyarbakır’ın genç nüfusu, geniş tarım arazileri, stratejik konumu ve girişimci ruhuyla Türkiye’nin üretim ve lojistik üssü olma yolunda ciddi adımlar atması bekleniyor.















