Grifon Capital Yönetim Kurulu Başkanı Tuğra Gönden, şehirleşmenin geldiği noktada geleneksel planlama modellerinin tıkandığını belirterek, “Kentlerimizi geleceğe hazırlamak için artık entegre, çevreci ve ekonomik değeri yüksek yeni bir modele ihtiyacımız var. Transit odaklı gelişim (TOD), bu dönüşümün anahtarı olabilir,” dedi.
Günümüzde şehirler hızla büyüyor; yollar yetersiz kalıyor, trafik artıyor ve çevresel maliyetler her geçen gün yükseliyor. Bu koşullar altında ulaşım, yerleşim ve yatırım kararlarının birbirinden bağımsız alınması mümkün değil. Tuğra Gönden'e göre klasik büyüme stratejileri artık kullanıcı memnuniyeti de ekonomik sürdürülebilirlik de sağlayamıyor.
Transit odaklı gelişim nedir?
Transit Odaklı Gelişim (TOD), yüksek kaliteli toplu taşıma sistemleri etrafında kompakt, yürünebilir ve karma kullanımlı topluluklar oluşturmayı amaçlayan bir kentsel planlama stratejisi. Gönden, TOD’un yalnızca ulaşımı değil, yaşam kalitesini de merkezine aldığını vurguluyor:
Çevresel faydalar: Özel araç kullanımını azaltarak karbon salımını düşürüyor, hava kalitesini artırıyor.
Ekonomik büyüme: Toplu taşıma merkezleri çevresinde gelişen yaşam alanları yerel ekonomiyi canlandırıyor.
Yaşam kalitesi: Yaya öncelikli alanlar, kaliteli kamusal mekanlar ve çok amaçlı yapılar yaşamı kolaylaştırıyor.
Dünyadan başarılı TOD örnekleri
Gönden, TOD modelinin yalnızca teoride değil, pratikte de başarısını kanıtladığını belirterek şu örnekleri öne çıkarıyor:
Hong Kong MTR sistemi: Yüksek yoğunluklu gelişim ve finansal sürdürülebilirlik.
Arlington, Virginia: Yaya öncelikli kent dokusu ve karma kullanımlı yapılar.
Stockholm Hammarby Sjöstad: Sürdürülebilir tasarım ve entegre toplu taşıma.
Ayrıca Japonya’nın demiryolu sistemi TOD’un en rafine uygulamaları arasında yer alıyor. Gönden’e göre dakiklik, entegre biletleme sistemleri, ulaşım-ticaret entegrasyonu, gelir çeşitlendirmesi ve kamu-özel sektör ortaklıkları Japonya’yı örnek bir model haline getiriyor.
İstanbul için TOD zamanı
Türkiye’nin ve özellikle İstanbul’un TOD modeli için önemli bir potansiyele sahip olduğunu vurgulayan Gönden, şu değerlendirmelerde bulundu:
“İstanbul’da Metrobüs, Marmaray gibi sistemler TOD için güçlü bir altyapı sunuyor. Ancak bu dönüşüm sadece fiziksel değil, yönetişimden finansmana kadar çok katmanlı bir yeniden yapılanmayı gerektiriyor.”
Gönden’e göre İstanbul’da TOD’un başarılı şekilde hayata geçirilebilmesi için şu adımlar kritik öneme sahip:
Toplu taşıma ağının kapsayıcılığının artırılması
Hizmet sıklığının iyileştirilmesi
Entegre biletleme ve dijital karar destek sistemleri kurulması
Ulaşım merkezlerinin ticari ve sosyal alanlarla yeniden tasarlanması
Özel sektörle yatırım iş birliklerinin teşvik edilmesi
Halkın sürece aktif katılımının sağlanması
Transit Odaklı Gelişim, İstanbul gibi metropoller için yalnızca bir ulaşım modeli değil; çevresel, ekonomik ve sosyal faydalarıyla stratejik bir kentleşme yaklaşımı olarak öne çıkıyor. Tuğra Gönden’e göre bu model, yerel yönetimler ve özel sektör için uzun vadeli değer yaratımının temelini oluşturabilir.