Konut satışlarını son aylarda hareketlendiren iki neden

2024 yılı Kasım ayı itibariyle Konut Fiyat Endeksi, nominal bazda yüzde 29,4, reel bazda ise yüzde 12 oranında geriledi. Reel fiyatlardaki düşüş, konut almak isteyenler için yeni fırsatlar sunarken fiyat balonunun kısmen söndüğünü gösteriyor.

Sabah Gazetesi yazılarından Nurullah Gür, bugünkü yazısında konut piyasasındaki son gelişmeleri ve Merkez Bankası’nın faiz politikalarına dair beklentilerin etkisini ele aldı. Gür, Temmuz ayından bu yana konut satışlarında belirgin bir artış yaşandığını ve bu trendin iki temel faktörü olduğunu ifade etti: konut fiyatlarındaki gerileme ve faiz indirimi beklentileri.

Konut Fiyatlarındaki Düşüş Trendi

Son bir yıllık dönemde konut fiyatlarındaki gerileme, satışları canlandıran en önemli etkenlerden biri olarak dikkat çekiyor. Gür’ün belirttiği üzere, 2024 yılı Kasım ayı itibariyle Konut Fiyat Endeksi, nominal bazda yüzde 29,4, reel bazda ise yüzde 12 oranında geriledi. Reel fiyatlardaki düşüş, konut almak isteyenler için yeni fırsatlar sunarken fiyat balonunun kısmen söndüğünü gösteriyor. Ancak fiyatların hala yüksek seviyelerde olduğunu ve uzun vadede ne yönde seyredeceğini kestirmenin zor olduğu da vurgulanıyor.

Faiz Beklentileri Konut Talebini Öne Çekiyor

Nurullah Gür, finans piyasalarında bir süredir Merkez Bankası’nın faiz indirim sürecine yakında başlayabileceği beklentilerinin konuşulduğunu ve bu durumun konut talebini artırdığını dile getirdi. Faizlerin düşmesi durumunda piyasanın daha da hareketlenmesini bekleyen satıcıların fiyatları yükseltme olasılığına dikkat çekiliyor. Bu nedenle, birikimi olan ve konut almayı düşünenlerin faizler düşmeden harekete geçmelerinin avantaj sağlayabileceği belirtiliyor. 

Peşin Satışlar Öne Çıkıyor

Konut piyasasındaki hareketlenmenin büyük bölümü peşin satışlardan kaynaklanıyor. Yastık altı birikimlerini konuta yatıran tüketicilerin sayısı artarken, ipotekli konut satışların halen düşük seviyelerde seyretmesi bu durumu destekliyor. Kasım ayında ipotekli satışlar toplam konut satışların yalnızca yüzde 14ünü oluşturdu. 2023 yılının ilk 11 ayı ile karşılaştırıldığında, ipotekli satışlarda yüzde 21 oranında bir düşüş kaydedildi.

Konut Sorunu ve Gelecek Beklentileri

Gür, konut sorununu ciddi bir sosyal mesele olarak tanımlarken, fiyatların daha makul seviyelere inmesinin önemine vurgu yaptı. Ancak, konut stoklarının azalması ve faiz oranlarındaki düşüşün fiyatlar üzerindeki etkisi, önümüzdeki aylarda mevcut düşüş trendinin devam edip etmeyeceği konusunda belirsizlik yaratıyor.

Toplumun her kesimi için erişilebilir ve güvenilir konut ihtiyacına dikkat çeken yazar, bu konuda inşaat sektörünün sağlıklı bir şekilde canlandırılması gerektiğini belirtti. Arazi fiyatları, inşaat maliyetleri, denetim süreçleri ve işgücü potansiyelini kapsayan kapsamılı bir yol haritasının şart olduğu ifade ediliyor.