Geçtiğimiz Temmuz ayında sona eren yüzde 25 kira artış sınırı, ev sahipleri ve kiracılar arasında gerginliklere neden olurken, hem mülk sahipleri hem de kiracılar haklarını araştırmaya devam ediyor. Kira kontratlarının her yıl otomatik yenilenmesi, pek çok ev sahibini kiracısını tahliye etme yolları aramaya itiyor. Bu noktada tahliye taahhütnamesi önemli bir hukuki araç olarak öne çıkıyor.Eyüpoğlu - Işıkgör Avukatlık ve Hukuk Bürosu'nun Uyarısı: aile konutu İtirazları Hakkında Kritik BilgiKiracı ve ev sahibi hakları konusunda uzman olan Eyüpoğlu - Işıkgör Avukatlık ve Hukuk Bürosu, tahliye taahhütnamesine dair önemli bir hukuki detayı paylaştı. Hukuk bürosu, resmi sosyal medya hesabı https://x.com/eyupogluisikgor üzerinden yaptığı açıklamada, tahliye taahhütnamesinde aile konutuna ilişkin itirazların belirli şartlar altında reddedileceğine dikkat çekti.Yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:
"Tahliye taahhüdü takibine yapılan aile konutu itirazında; en geç takip tarihine kadar sözleşmede imzası olmayan diğer eş, malike mecurun aile konutu olduğu hususunda bildirimde bulunmamış ise aile konutu itirazı dinlenilmez."Bu açıklamaya göre, eğer diğer eş tahliye süreci başlamadan önce evin aile konutu olduğuna dair ihtar göndermemişse, aile konutu itirazı reddedilecek.
Ev Sahipleri ve Kiracılar İçin Ne Anlama Geliyor?
Bu bilgi, özellikle tahliye sürecinde olan ev sahipleri ve kiracılar için kritik öneme sahip. Aile konutu olarak kullanılan bir mülk söz konusu olduğunda, sözleşmede imzası olmayan eşin, tahliye süreci öncesinde evin aile konutu olduğunu malike bildirmesi gerekiyor. Aksi takdirde, aile konutu itirazı geçerli olmayacak.Ev sahipleri ve kiracılar, tahliye süreçleriyle ilgili haklarını ve sorumluluklarını bilmek adına bu tür yasal detaylara dikkat etmeli ve profesyonel hukuki destek almayı ihmal etmemelidir. 
