2024 Temmuz ayında sona eren yüzde 25'lik kira artış sınırı, mülk sahipleri ve kiracılar arasında büyük tartışmalara yol açmaya devam ediyor. Bir yandan mülk sahipleri düşük kira gelirlerinden şikâyet ederken, diğer yandan kiracılar yasal haklarını koruma arayışında. Bu süreçte, hukukçuların konuya ilişkin değerlendirmeleri dikkat çekiyor.Avukat Tarık Çakmak, sosyal medya platformu X’teki resmi hesabı (@avtarikcakmak) üzerinden yaptığı paylaşımda, kira davalarında sıkça karşılaşılan ve doğru bilinen 4 önemli yanlışı açıkladı. İşte Avukat Çakmak’ın dikkat çeken açıklamaları:
Kira Davalarında Doğru Bilinen Yanlışlar
- Belirsiz Süreli Sözleşme Yanılgısı
Konut ve çatılı iş yeri kiralarında, sözleşme süresi bitmesine rağmen devam eden kira sözleşmesi, belirsiz süreli bir sözleşmeye dönüşmez. Kanuna göre bu sözleşmeler otomatik olarak birer yıl uzar ve belirli süreli sözleşme niteliğini korur. - Kira Tespit Davaları Her Türlü Kiralamada Açılamaz
Kira tespit davaları yalnızca konutlar ve çatılı iş yerleri için açılabilir. Örneğin, açık otopark gibi açık alanlar için bu dava açılamazken, kapalı otoparklar için dava açılması mümkündür. - İhtiyaç Sebebiyle Tahliyede İhtar Zorunluluğu Yoktur
Süreli bir kira sözleşmesine dayalı olarak ihtiyaç nedeniyle tahliye davası açmak için önceden ihtar gönderilmesi zorunlu değildir. Ancak, dava sözleşme süresi bitiminden itibaren 1 ay içinde açılmalıdır. Bu sürede ihtar gönderilirse, dava açma süresi kira yılı boyunca uzar. - Yeni Boyalı Teslim, Yeni Boyalı İade Anlamına Gelmez
Konut veya işyeri yeni boyalı olarak kiracıya teslim edilmişse, sözleşme sonunda aynı şekilde iade edilmek zorunda değildir. Kanuna göre, olağan kullanımdan kaynaklanan eskimelerden veya bozulmalardan kiracı sorumlu tutulamaz.