Mirasçıların, vefat eden kişinin geride bıraktıklarından paylarını alabilmek için devlete yaptıkları ödemeye Veraset ve İntikal Vergisi deniyor. Miras Hukukunda, ölüp miras bırakan kişiye muris deniyor. Murisin bıraktıkları da tereke diye adlandırılıyor. Şimdi bu tanımlardan sonra miras konularında karşımıza çıkan veraset intikal vergisi ile ilgili genel bilgileri aktarmak istiyorum. Genellikle şahıslara miras kalması durumunda karşılaşmış olduğumuz veraset intikal vergisi sadece mirasla ilgili değil. Bu nedenle bu konuda daha yardımcı olacağına inandığım genel bilgileri kısa alt başlıklar halinde paylaşacağım.Bilindiği gibi ülkemizde 7.338 sayılı Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu diye bir kanun uygulanmaktadır. Bu yasaya göre Veraset ve İntikal Vergisi iki biçimde gündeme gelmektedir.Ya miras yoluyla insanlara şahıslara bir mal varlığı intikal ederse ya da hiçbir bedel ödemeksizin hiçbir karşılık verilmeksizin ivasız diye tanımlanan bağış ve hibe yoluyla bir mal varlığı elde edilirse Veraset ve İntikal Vergisi ile karşı karşıya kalınır. VERASET VE İNTİKAL VERGİSİ ÖDEMEK ZORUNLU MUDUR?Veraset ve İntikal Vergisi Kanununa göre, o vergiyi doğuran herhangi bir durum gerçekleşmişse bu vergi kapsamına girilmiş olunur ve bu vergiyi ödemek zorunlu hale gelir. Bu süreci şöyle alt alta kısa başlıklar halinde sıralayarak anlaşmaya çalışalım.338 sayılı Veraset ve İntikal Vergisi Kanununun ikinci maddesinde bu vergiyi doğuran olaylar 3 grupta toplanmış ve tanımlanmıştır.
- Birinci grupta ölüm halinde mirasçılığın ortaya çıkması hali,
- İkinci grupta gaiplik kararı sonucu mirasçılığın ortaya çıkması hali.
- Üçüncü grupta da sağ iken hiçbir bedel ödenmeksizin hukuken ivasız diye tanımlanan biçimde taşınmaz mal veya başka mal varlığının edinilmesi halinde Veraset ve İntikal Vergisi ortaya çıkmış olur.