Adınıza kayıtlı bir arazinize orman şerhi konuldu ise ne yapılmalı? Öncelikle hemen şunu belirtelim bu yeni bir uygulama değil, on yıllardan bu yana devam ediyor.
Bunun yaşanmasının temel nedeni kimi zaman hukuki, kimi zaman da teknik nedene dayanıyor. Genel kadastro ile orman kadastrosu arasındaki uyumsuzluk bunun en temel nedeni.
Henüz daha orman kadastrosu yapılmamış olan bölgelerde, genel kadastro yapılırken, bu çalışmalar sırasında orman sınırları içinde olmasına ve orman vasfını kaybetmemiş olmasına rağmen bir kısım arazilerin orman sınırları dışına çıkartılarak orman değilmiş gibi şahıslar adına özel mülk olarak tespit ve tescilleri yapıldı.
Daha sonraki yıllarda orman kadastrosu yapılırken ya da özel bir orman kadastrosu yapılırken bu yerlerin orman vasfını kaybetmediği tespit edilmesi halinde, özel mülk olarak kayıtlı olmasına rağmen kayıtlara “ormandır” şerhi işleniyor.
Bu kayıtlara işlenme kimi zaman “tamamı” kimi zaman da “kısmen” olarak belirtilir. Orman şerhi konulduktan sonra orada özel mülkiyet konumunda yapılan pek çok şey yapılamaz hale gelir. Böyle bir durum ortaya çıktığında, söz konusu taşınmazın kullanılmasında, ekilip biçilmesinde, üzerinde herhangi bir tesis ve yapının oluşturulmasında, ya da bu taşınmaz malın devredilmesinde büyük sıkıntılar yaşanmaya başlanır.
BU MAĞDURİYET NASIL GİDERİLİR?
Böyle bir durum ortaya çıktığında yıllardır kullandığınız arazilerin kısıtlanmasıyla ciddi bir mağduriyet yaşanmaya başlanır.
Peki böyle bir durumda çözüm yolu var mı?
En temel çözüm yollarından birisi şu. Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 1007’nci maddesinde, “Tapu sicilinin tutulmasından dolayı meydana gelen zararlardan devlet sorumludur” hükmü temel dayanak noktası.
Bu durumdaki insanların birinci yapmaları gereken, TMK’nın ilgili maddesine dayanarak tazminat davası açma hakları var. Bu mağduriyetin giderilmesi ve tazminat ödenmesine ilişkin çok sayıda Yargıtay kararları mevcut.
Yargıtay, daha önceleri kamunun tapu iptal davasının açılmasını bekleme zorunluluğu getiriyordu. Son dönemde bu şarttan vazgeçti. Mal sahibi hem tazminat davasını hem de tapu iptal ve idare adına tescil davasını tek dava olarak açabiliyor.
Bu uygulamanın yaygınlaşmasından sonra mal sahiplerinin yıllarca bekleyip mağduriyet yaşamalarının önüne geçilmiş oldu. Böylelikle idarenin tapu iptal davası açıp sonucunu yıllar boyu beklemeye gerek kalmamış oldu.
DAVACI VE DAVALI KİM OLACAK?
Yalnızca tazminat davası açılacak ise davalı taraf Hazine olacak. Tazminatla birlikte tapu iptal davası açılıyorsa, bu durumda davalı taraf Hazine ve Orman Genel Müdürlüğü olacak.
Dava açma süresi, şerhin konulduğu tarihten itibaren 10 yıl. Bir diğer ifade ile 10 yıl içerisinde tapu iptal davası ya da tazminat davası ya da ikisi birlikte açılabilir.