Binalar, dünya genelinde karbon emisyonlarının en büyük kaynaklarından biri olarak çevreyi tehdit etmeye devam ediyor. Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) ve Küresel Binalar ve İnşaat İttifakı (GlobalABC) tarafından yayımlanan rapora göre, binalar küresel karbon emisyonlarının yüzde 37’sini oluşturuyor. Isıtma ve soğutma sistemlerinden fosil yakıtların kaldırılması ve verimli sistemlerin kullanılması ise bu emisyonların yüzde 50 oranında azaltılmasına yardımcı olabiliyor.
Üçay Mühendislik İcra Kurulu Üyesi ve İklimlendirme Grup Direktörü Özgür Şahin, iklim değişikliğiyle mücadelede ısı pompalarının önemine dikkat çekerek, enerji verimliliğini artıran çözümlerin benimsenmesi gerektiğini vurguladı.
Enerji Verimliliği ve Isı Pompalarının RolüBinaların enerji tüketimi, küresel ölçekte büyük bir paya sahip. Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamında belirlenen “Gözden Geçirilmiş Binalarda Enerji Performansı Direktifi”, binaların 2035 yılına kadar enerji tüketimlerini yüzde 20-22 oranında azaltmalarını öngörüyor. Bu hedefe ulaşmanın en etkili yollarından biri ise ısı pompalarının yaygınlaştırılması.Isı pompaları, doğadan aldığı enerjiyi kullanarak çalışıyor ve geleneksel sistemlere kıyasla yüzde 300 ila 400 daha verimli bir ısıtma ve soğutma sağlıyor. Özgür Şahin, bu teknolojinin avantajlarını şu şekilde özetliyor:- Enerji tasarrufu sağlıyor: Isı pompaları, kullandığı enerjinin dört katı kadar enerji üretebiliyor.
- Çevre dostu bir çözüm sunuyor: Fosil yakıt kullanımını ortadan kaldırarak karbon ayak izini düşürüyor.
- Uzun vadeli maliyet avantajı sağlıyor: Daha az enerji tüketimi ile faturaları düşürüyor ve sürdürülebilir bir yatırım oluşturuyor.
